Tarık Akan, İstanbul'da doğdu. Babası Subay Hüseyin Yaşar Üregül, annesi Yaşar Üregül'dür. Turgut ve Türkan adlı iki kardeşi vardır. Ses Dergisi'nin düzenlediği yarışmada birinci seçilerek dikkat çeken Akan, 1971'de sinemaya adım attı. Oynadığı ilk film olan Solan Bir Yaprak Gibi'de başrolü Fatma Girik ile paylaştı. 1972'de Sev Kardeşim'de Hülya Koçyiğit'le Tatlı Dillim'de Filiz Akın'la başrolde oynadı. Aynı yıl oynadığı Suçlu filmiyle Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'nü kazandı. 1973'te yine başrolde oynadığı Canım Kardeşim, Türk Sineması'nın dram klasikleri arasına girdi. 3 filmi de Ertem Eğilmez yönetti. Bunlar dışında Yalancı Yarim, Oh Olsun, Yaz Bekarı, Ateş Böceği, Mavi Boncuk gibi unutulmaz romantik komedilerde genellikle Ferit isimli karakterleri canlandırdı. 1975'te Damar Ferit karakteriyle daha olduğu Hababam Sınıfı ve 1 yıl sonraki Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı filmleri, Akan'ın kariyerinde çok önemli bir satırbaşı olarak yerini aldı.
1970'lerin sonuna doğru Gülşen Bubikoğlu, Necla Nazır gibi isimlerle çektiği ve şöhretine büyük katkısı olan komedilerden uzaklaşarak, toplumsal içeriği ağır basan filmlere doğru geçiş yaptı. Başrolünü Cüneyt Arkın ile paylaştığı Maden ile ikinci, senaryosunu Yılmaz Güney'in yazdığı ve Zeki Ökten'in yönettiği Sürü ve Adak filmleriyle de üçüncü kez Altın Portakal aldı. 1981'de Almanya'da yaptığı bir konuşmadan ötürü Türkiye dönüşünde tutuklandı ve bir süre hücre hapsine mahkum edildi. 1982'de yine Yılmaz Güney'in senaryosuyla çekilen Yol, Türkiye'de yasaklansa da yurtdışında büyük ilgi gördü. 1984'te gösterime giren Pehlivan sayesinde dördüncü kez Altın Portakal aldı. 1987'de Çark filminin senaryosuna Bekir Yıldız'la birlikte katkıda bulundu. 1988'de Üçüncü Göz ve 1990'da Karartma Geceleri filmleriyle 2 tane daha Altın Portakal'ın sahibi oldu. 1996'da Antalya Film Festivali'nde Yaşam Boyu Onur Ödülü'ne layık görüldü.
2000'li yıllarda sinemada aktif olarak yer almayan Akan'ın bu dönemki kayda değer filmleri arasında Eylül Fırtınası (2000), Vizontele Tuuba (2004) ve 2009 yapımı Deli Deli Olmaz sayılabilir. 2002'de anılarından yola çıkarak yazdığı Anne Kafamda Bit Var kitabı yayımlandı. 2003'te Gülüm filminde performansıyla kariyerindeki yedinci ve sonuncu En İyi Erkek Oyuncu dalında Altın Portakal'ı kazandı. Yine bu dönemde Koçum Benim dizisinde lise basketbol takımının koçu Can'ı canlandırdı.
2009'da sonra oyunculuktan büyük ölçüde uzak kalan, 2015 yılında kanser teşhisi konan, ancak uzun süre kamuoyunda gizli bir şekilde tedavi olan Akan, 16 Eylül 2016 günü karaciğer kanseri tedavisi gördüğü İstanbul Amerikan Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Cenazesi 2 gün sonra Muhsin Ertuğrul Sahnesi'ndeki tören ve Teşvikiye Camii'nde kılınan namazın ardından, Bakırköy Zuhuratbaba Mezarlığı'na defnedildi.
1986'da Yasemin Erkut'la evlenen sanatçının 1986 doğumlu Barış Zeki adlı bir oğlu, 1988 doğumlu Özgür ve Özlem adında ikiz çocukları bulunmaktaydı. 1989'da Erkut'tan boşanan Akan, uzun yıllar Acun Günay ile birlikte yaşadı.