1928'de doğdu. Babası Naci Kenter, Dışişleri Bakanlığı'nda çalışan başarılı bir diplomattı. Lozan Konferansı'nda İnönü'nün Özel Kalem Müdürlüğü'na yapmıştı. İngiliz asıllı Olga Cynthia'ya aşık olunca, bu aşk nedeniye Bakanlık'taki görevinden ayrılmak zorunda kaldı. Olga Cynthia, Naci Bey'le evlenince Müslüman oldu ve Nadide adını aldı. Yıldız Kenter, bu evliliğin dördüncü çocuğuydu. Kardeşi Müşfik Kenter (1932-2012) de çok büyük bir tiyatrocu ve seslendirme sanatçısıdır. Yıldız Kenter'in çocukluğu yoksulluk içinde geçti ve sanatçı o yılları hiç unutmadı..\'Babam görevinden ayrıldığı için epey bir maddi sıkıntı çekmişiz. Annam, \'Paramız olmadığı için seni saracak bezi bulamazdım ve yatak çarşaflarını yırtıp seni sarardım\' derdi. Babam, Ziraat Bankası\'nda iş bulunca Ankara\'ya taşındık. Annem, seçkin ailelerin çocuklarına İngilizce dersleri vererek aile bütçesine katkıda bulunuyordu. Zor yıllardı o yıllar ama mutluydum.\'Asıl mutluluğu konservatuara geçince yaşadı Yıldız Kenter...
\'Ankara\'Daki Musiki Muallim 1936\'da konservatuara dönüştürülünce inanılmaz çirkin dedikodular çıkartılmıştı. Bu yüzden ailem beni önce oraya vermek istemedi ama kavga dövüş girdim. İnanılmaz hırslıydım ve çok çalıştığım için de sınıf atladım. 9\'dan 11\'e geçtim.\'
Yıldız Kenter söylemese de, konservatuar tarihinde sınıf atlatılan ilk öğrenci oldu. Ve 12 Aralık 1948\'de Shakespeare\'in \'On İkinci Gece\'si ile Ankara Devlet Tiyatrosu\'nda profesyonel oyunculuğa başladı